20,9783$% 0.73
22,5975€% -0.26
26,4130£% -0.37
1.312,07%-0,73
2.197,00%-1,40
5.114,97%3,13
569185฿%1.5555
Bu yazı, çeşitli kalemlerden kısa dokunuşlarla berâber âdeta bir söz katarı şekliyle vücut buldu. Mâlum, Ramazan kapıda. Ardından seçim geliyor. Her ikisi de hayırlar getirsin inşâllâh diye duâ ediyor; Yüce Rabbimize, bizleri bu günlere tekrar eriştirdiği için şükrediyor, en idealiyle değerlendirmeye muvaffak kılması için de yalvarıyoruz… Âmin…
İLK CÜMLELER BİRAZ NOSTALJİK…
Şimdi; ilk cümleler medâr-ı iftihârımız bir kıymetli doktorumuzdan:
DÜNYÂNIN EN MUTLU İNSANI…
“Dünyanın en mutlu insanı ben olmalıyım.. Çocukluk yıllarını hatırlıyorum sevgili babam kıt kanaat koşullarda kendi anlayışı ile bize bir gelecek hazırlamaya çalıştığından olsa gerek şu tablodaki şeyleri topluca bir arada ailecek çok az gördük.
‘Bir lokma bir hırka değil elbet’ ama huzur ve esenlik duygusu yuvamızın içinde bugünden çok daha yüksekti… bir lokma bir hırka yaşayalım mesajı vermeye çalışmıyorum… insan en zor şartlarda bile neyin daha önemli olduğunu anladığında huzurlu ve mutlu olabilir..
ŞU DA VAR Kİ DEĞİL Mİ AMA?
ama mutluluğu huzuru maddi şeylere endeksli hale getirdiğimizde ne kadar çok şeyimiz olursa olsun o iç huzursuzluk ve boşluk duygusu hiç bitmeyecek.. İnsanız en iyisini isteme dürtüsü hiç peşimizi bırakmayacak…
NE KINIYOR, NE DE AYIPLIYORUM…
Ayıplıyor değilim kimseden bir farkım ve üstünlüğüm yok bu mevzuda. Tehlike şuradan sonra başlıyor…
TEŞEKKÜR DUYGUSU, KULLUK KAYGISI…
Allaha teşekkür duygusunu bırakırsak, nefsimizi tatmin için her yolu mübah sayarsak ve sahip olduklarımızı az ya da çok gerçek ihtiyaç sahipleri ile paylaşmaz isek asla gerçek tatmin duygusuna ulaşamayacağız.. Allah düzgün insanlar olarak yaşamayı nasip hepimize…” Ali ATEŞ/Ünye
HZ. ÖMER’DEN ESKİMEZ NASÎHATLER…
Hz.Ömer dedi ki;
-Hayatta iki şeyi unutma!
1-Allah’ı
2-Ölümü
-Hayatta dört şeyi koru!
1-Sofradaki lokmanı
2-Namazdaki kalbini
3-Mecliste sözünü
4-Misafirlikte gözünü
-Hayatta iki şeyi unut!
1-Yaptığın iyilikleri
2-Sana yapılan kötülükleri…
*** *** ***
Rabbim başta ülkemiz olmak üzere ümmeti Muhammed’e merhamet eylesin bizlere Sırât-ı Müstakîm üzere istikametli bir hayat nasib eylesin…
(Ömer Lütfi EMÂNET)
DOSTLUK KÂLP İŞİDİR; ZEKÂ DEĞİL!
Nurettin Topçu:
“Dostlarınıza karşı zekânızı kullanmayınız. Dostluklar zekâ üzerine değil, kalp üzerine kurulur; güven ve sevgi üzerine inşa edilir” derdi. Victor Hugo’nun “Kalbimi anamdan doğduğum gibi saklıyorum, onu Rabbime öyle teslim edeceğim” sözünü sıkça tekrar ederdi” (Emin IŞIK, Çağdaş Bir Dervişin Dünyası, s. 187.)
İMTİHÂN HER AN, HER YERDE; HER HÂLÜKÂRDA…
“Sabah namazına uyumuş kalmışım”
Zaman zaman pek çoğumuzun başına gelebiliyor.
Ama tepkimiz yukarıdaki cümleden ibaret.
Uyuyup kaldığım için 100 bin lira kaybetseydim o günüm akşama kadar dövünmekle geçerdi.
“HEPSİ BU KADAR MI YÂNİ?!…”
Ama namaz için sadece “uyuyup kalmışım”
İşte bizdeki dinin karşılığı bu kadar.
İmanlarımız sürekli testten geçiyor.
Çoğunun farkında değiliz.
İlla tabii afetle mi ölçülecek?
(Hasan Hayri ÇIRAK)
POLİTİKA SİYÂSET DEĞİLDİR YÂNİ!
Politika ahlâk mesleği değildir.
Hâliyle ahlâk ölçüsü de değildir.
Ancak… Unutulmamalı ki; ahlâksızlık mesleği de değildir!
(Yağmur TUNALI)
ÇIKAR ÇIKMAZI; ÇAKAR ÇAKMAZI!
Siyaseti menfaat olana yazık!
Bunun için partiye dolana yazık!
Ömrü çıkar uğruna gözden çıkaran;
Ebed sermâyesini talana yazık!…
*** SALT SANDIK MI? ***
İşte biz o zaman yandık;
Anla ki dünyâya kandık!
Hırs nazarı, yem(!) pazarı?
Sandığı salt sandık sandık!
KUSURA BAKMA NÛRİ; CAHİLLİĞİME VER!
Yüksekokul, üstten bir Ağabey yorum yerine: “Cahilliğime ver Nuri! Ben bir şey anlamadım bundan…” diye yazınca biz de açıklama sadedinde üç dörtlük daha terennüm eyledik:
SEÇİM DİYORUZ YA HANİ;
MAÇ GİBİ DÜŞÜNME YÂNİ!
MESELE SANDIKTAN ÖTE;
YA RAHMÂNÎ, YA ŞEYTÂNÎ!
× × × × × × × × ×
SANDIKTAN İZZET ÇIKACAK
ÜMÎD-İ ÜMMET ÇIKACAK
ÇOK MÜHİMSE BU SEÇİMİ;
YOKSA Kİ ZİLLET ÇIKACAK!
× × × × × × × × ×
ALLÂH KORUSUN AMAN HA!
ZAMAN DA ÂHİR ZAMAN HA!
AKSİ HÂLDE YAZIK OLUR;
KAYBEDİLİR İMTİHÂN HA!…
Şimdi sıra diğer paylaşımlarda:
BİR ACÂYİP, HEM DE ÇOK ÇOK ACÂYİP BİR SORU!
“Bir tarafta namaz kılan, Ayasofya’yı açan, diğer tarafta ne idüğü belli biri var; oylar yarı yarıya çıkıyor. Hani ülkenin % 99 u Müslümandı?!…”
(Âdem YORULMAZ)
İNTİKAM, CEZÂ, AF ve İNSANLIK…
“İntikam almayı düşünüyorsan, zayıf insansın.
Affedip yoluna devam ediyorsan, güçlüsün.
Yok, sayıyorsan zeki insansın.” (KONFÜÇYÜS)
KURUNTU, GURULTU, GÜRÜLTÜ!…
Son bir, kendimize âit paylaşımla berâber yazıyı sonlamaya çalışalım inşâllâh:
Şerîatsız tasavvuf; KURUNTUdan ibâret…
Zâhirden yoksun bâtın; GURULTUdan ibâret!
Eylemsiz söylem, kuru GÜRÜLTÜden ibâret!…
DÎNÎ-DÜNYEVÎ, MADDÎ-MÂNEVÎ…
Rabbimiz bizleri gerek dînî, gerekse dünyevî tüm işlerini samîmiyetle yapanlardan, hayâtı kendisini de çevresini de aldattığı ve sonu sıfır elde sıfır şekilde netîcelenenlerden eylemesin.
NİYET HAYIR, ÂKIBET HAYIR…
Cümlemizi niyet hayır, âkıbet hayır şekliyle ömür geçirip, tüm sevdikleriyle berâber Efendimiz (SAV)’in komşuluğunda buluşanlardan eylesin.
KUTLU MİSÂFİR; MUTLU MEFÂHİR…
Sözü bağlarken, kutlu misâfir, rahmet ayı Ramazanımız hayırlı, mübârek olsun, bizlere, âilemize, ülkemize, gönül coğrafyamıza güzellikler getirsin, hepimizi ibâdetleri, edep ve âdâbı, cümle gerekleriyle berâber rahmete vesîle bir ev sahipliğine muvaffak kılması, ebedî mutluluklara eriştirmesi niyazıyla.. Rabbimize hamd ü senâlar ediyor, seçim sürecimizin de güzel geçip ülke, bölge ve insanlık hayrına netîcelenmesi ümît ve temennîsiyle cümleye sevgiler-saygılar sunuyoruz wes’selâm…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.