DOLAR

32,3052$% 0.55

EURO

35,1671% 0.13

STERLİN

41,1729£% 0.57

GRAM ALTIN

2.242,22%0,69

ÇEYREK ALTIN

4.067,00%3,33

BİST100

8.718,11%-1,25

BİTCOİN

2162617฿%-0.79108

İmsak Vakti a 05:03
Giresun KAPALI -2°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce


‘Anafartalar Kahramanı’nın Basına Yansıyan İlk İzlenimleri

Aldığı kararlarla Çanakkale'de düşmana geçit verilmemesinde büyük rol oynayan, ‘Askeri Deha’ olarak Gelibolu Yarımadası'nda tarih sahnesine çıkan ‘Anafartalar Kahramanı’ Mustafa Kemal Atatürk hakkında Çanakkale Savaşları sırasında basına yansıyan ilk izlenimler araştırmacılar tarafından ortaya çıkarıldı.

Çanakkale Savaşları Enstitüsü araştırmacılarından Didem İlkem Cumalı ve Eda Karataş, Çanakkale cephesine gönderilen Türk savaş muhabirlerinin serüvenini, 2021 yılında yayına hazırladıkları ‘Türk Savaş Muhabirlerinin Kaleminden Çanakkale Savaşları’ adlı eserle okuyucuyla buluşturdu.

Türk basın tarihinde ‘Savaş Muhabirliği’ mesleğinin ilk örneklerinin görüldüğü yerin Çanakkale cephesi olduğunu aktaran yazarlar, dönemin gazetelerinde yayımlanan yazıların bir bütünlük oluşturduğunu tespit etti.

Yazarlar yaptıkları araştırmalarda, Osmanlı Genelkurmayı’nın resmi izniyle 6 Türk savaş muhabirinin cephenin açılmasıyla İtilaf Kuvvetleri’nin Gelibolu Yarımadası’ndan ayrılmasından sonraya kadar belirli tarih aralıklarında, birbirlerini takip eder şekilde cephede şahit olduklarını görev yaptıkları gazetelere raporladıklarından bahsetti.

SAVAŞ MUHABİRLERİ CEPHEYE NASIL GİDİYORLARDI?

Araştırmacılar, Türk basın tarihi açısından oldukça önemli ve yeni bilgiler barındıran bu eserle ilgili olarak savaş muhabirlerinin bir talimatname ve nizamnameye bağlı olarak cepheye gönderildiğini, bu doğrultuda hareket etme zorunlulukları olduğunu dile getirdi. Buna göre muhabirler savaş alanının yalnızca belirli yerlerinde bulunmalı, cephede bulundukları tüm süre zarfında sol kollarında ‘H.M’ harflerinin yazılı olduğu beyaz bir şerit takmalı, cephedeki ilgili komutanın iznine ve emrine tabi olarak birliğinin karargahında bulunmalıydı.

Ayrıca devleti ya da orduyu tehlikeye atacak, küçük düşürecek veya ifşa edecek bilgileri cephe dışına aktarmanın, bununla ilgili herhangi bir yazı yazmanın yasak olduğunu belirten araştırmacılar, gönderilecek olan her mektubun telgraf memuru tarafından denetlenip, bahsedilen kurallara aykırı durumlarda sansürlenerek, muhabirlerin bağlı bulundukları gazetelere iletildiğinden bahsetti.

MUSTAFA KEMAL İLE 1915’TE GÖRÜŞEN SAVAŞ MUHABİRİ KİMDİ?

Araştırmacılar Cumalı ve Karataş, kitaba konu olan savaş muhabirlerinin 6 kişi olduğunu ve bu muhabirlerin cephede bulundukları tarih sırasıyla Milli Ajans’tan Hüseyin Kazım Bey, Tasvir-i Efkar Gazetesi’nden Kalcızade Agah Bey, Sabah Gazetesi’nden Kemaleddin Şinasi Bey, Tanin Gazetesi’nden Ali Ekrem Bey, İkdam Gazetesi’nden M. Burhaneddin Bey ile yine Tanin Gazetesi’nden Cemil Hakkı Bey olduklarını belirtti.

Tanin Gazetesi Muhabiri Ali Ekrem Bey’in 21 Temmuz 1915 tarihinde yayımlanan mektubunda; 2İngilizlere ilk darbeyi vurmuş, karaya çıkan düşman kuvvetini bir hamlede denize dökme şerefini kazanan kumandan” şeklinde tarif ettiği Türk komutan araştırmacıların dikkatini çekti. Övgüyle bahsedilen bu kişinin Mustafa Kemal Atatürk olduğunu tespit eden araştırmacılar, incelemeleri sırasında İzzettin Çalışlar’ın “10 Yıllık Savaşın Günlüğü” isimli eserde muhabir Ali Ekrem Bey’in 2 Temmuz 1915 günü Mustafa Kemal Atatürk ile görüştüğü saptadı.

ATATÜRK, KARARGAHININ ÖNÜNDE GANİMETLERİNDEN MÜZE OLUŞTURMUŞTU

Araştırmacılar, Ali Ekrem Bey’in Mustafa Kemal’in davetiyle 180 rakımlı tepenin güneyinde bulunan karargâhı ziyaret ettiğini ve karargahta gördükleriyle ilgili tasvirlerde bulunduğunu belirtti. Tasvirlere göre karargahın girişinde bulunan çardağın düşmandan ele geçirilmiş tüfek, süngü, bomba ve mermi gibi harp malzemeleriyle adeta bir müzeye çevrildiğini, karargahın içinin bir çadırın aksine muntazam bir oda mahiyetinde tasarlandığını aktardı.

Atatürk’ün siperler arasında teftişe çıkacağı zaman Ali Ekrem Bey’i de yanına aldığını ve teftiş sırasında Mustafa Kemal ile askerler arasında geçen diyalogdan da bahsedildiğini, ‘Anafartalar Kahramanı’nın muharebelerde yararlılık gösteren bütün askerlerini ismen tanıdığını, ihtiyaçlarını gözeterek onlara sorular sorduğunu dile getiren araştırmacılar, Mustafa Kemal’in siperleri gezerken Ali Ekrem Bey’e dönerek; “Şimdi Mehmet Çavuş siperindeyiz. Fakat emin olunuz ki bu kahramanlar da kendi isimlerine birer siper izafe edeceklerdir.” dediğini ve buradan askerlerine duyduğu güvenin ne derece olduğunun anlaşıldığının altını çizdi.

Ali Ekrem Bey’in anlattığı anekdotta isim vermeden de olsa övgüyle bahsettiği komutanın Mustafa Kemal Atatürk olduğu belirlendikten sonra yapılan literatür taramasında, bu tarihten daha önce hiçbir basın organında Atatürk’ten bahsedilmemesi sebebiyle bu anekdotun Çanakkale Savaşları ile ilgili Mustafa Kemal’in basına yansıyan ilk verileri sağladığı görüldü.

Çanakkale cephesine 11 Temmuz 1915 günü gerçekleştirilen ‘Edebi heyet’ ziyareti sonrası, heyet üyelerinden Mehmet Emin Yurdakul, cephede şahit olduklarını ‘Ordunun Destanı’ isimli eseriyle edebi bir dille anlatıp, bu eserinde Mustafa Kemal Atatürk’ten de bahsetti. Fakat kendisinin temmuz ayında henüz cephede olması sebebiyle eser ancak 1915 yılının sonlarına doğru yayımlandı. Yine edebi heyetle cepheyi ziyarette bulunan Uryanizade Ali Vahid Bey de şiirlerinde Atatürk’ten bahsetmiş olsa da kendisinin eserinde ancak 1916 yılında yer aldı.

Tasvir-i Efkar Gazetesi’nin 29 Ekim 1915 tarihli sayısında Mustafa Kemal’in isminin ve kısa bilgiler eşliğinde fotoğrafının bilindiğini, Ekim 1915 tarihli Donanma Mecmuası’nda, 1916 tarihli Harp Mecmuası ve Servet-i Fünun Dergisi’nde ‘Anafartalar Kahramanı’ olarak fotoğraflarının yayımlandığının bilindiğine işaret eden araştırmacılar, ancak savaş muhabiri Ali Ekrem Bey’in ‘Bir Komutan’ ifadesi ile cephede 2 gün boyunca vakit geçirdiği kişinin 19. Tümen Komutanı Albay Mustafa Kemal Atatürk olduğunu kaydetti.

Didem İlkem Cumalı ve Eda Karataş, isim verilmeden de olsa Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk basınında ilk defa 21 Temmuz 1915 tarihli yazıda yer aldığının kesinleştiğini, Çanakkale Savaşları Enstitüsü Yayınları tarafından okuyucuyla buluşturulan ‘Türk Savaş Muhabirlerinin Kaleminden Çanakkale Savaşları’ adlı eserle bu konuyu ortaya çıkardıklarını sözlerine ekledi.

Haber: Mehmet Bayer – https://www.hibya.com

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli