36,2873$% 0.01
37,9459€% -0.01
45,7820£% 0
3.422,23%0,04
5.712,00%0,07
9.916,89%0,82
3434341฿%-1.40064
Birleşmiş Milletler Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu (INCB) 2022 Raporu açıklandı!
Birleşmiş Milletler Uyuşturucu Kontrol Kurulu (INCB) 2022 Raporu, dünyayla aynı anda Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı, 2005-2010, 2015-2022 ile 2022-2027 dönemleri Birleşmiş Milletler (BM) Uyuşturucu Kontrol Kurulu Üyesi ve önceki Başkanı Prof. Dr. Sevil Atasoy tarafından açıklandı.
Raporda özellikle bazı ülkelerde esrarın tedavi dışı kullanımının yasallaştırılmasına yönelik gelişmelerin analizi yapıldı. Narkotik ve psikotropların ithalat ve ihracatında elektronik izin kullanımının izlemeyi kolaylaştıracağının belirtildiği raporda, elektronik izin kullanımının hız kazandırdığı, sahtekarlığı azalttığı belirtildi. Söz konusu raporda ağrı kesici opioidlere küresel erişimdeki artışa da dikkat çekildi. 2001 yılında 50 bin olan ağrı kesici opioid kullanımının 2020 yılında yaklaşık 250 bine ulaştığı bilgisi yer aldı.
Raporda Türkiye’nin 2021’de rekor miktarda (22.2 ton) eroin yakaladığı yer aldı. Eronin yakalanması ile ilgili 2019’a göre %79 artış tespit edildiğine yer verildi. Rapora göre Türkiye’nin metamfetamin yakalamalarında büyük artış görülüyor. 2019’da 1 ton, 2020’de 4,1 ton, 2021’de 5,5 ton metamfetamin ele geçirildi. Ağustos 2021’de Hong Kong, Çin’den gelen 4,3 ton İstanbul kargo terminalinde yakalandı. 2022 ilk beş ayda üç büyük yakalama gerçekleştirildi. Mayıs 2022’de İstanbulda 1,117 kg sıvı ve kristal met ele geçirildi. Raporda Türkiye’de diazepam kullanımının yüzde 100 arttığı belirtildi.
EROİN METAMFETAMİN KAÇAKÇILIĞINA DÖNÜŞMÜŞ OLABİLİR
Raporda “2020’de Balkan ülkelerinde eroin yakalaması azaldı. 2021’de Bulgaristan deniz yoluyla taşımacılık yapıldığını ileri sürüyor. Eroin yerine Balkan Yolu’nda metamfetamin kaçakçılığı yapılıyor olabilir.” tespitleri yer aldı.
Morfince zengin haşhaş kapsülü konsantresi (CPS) ile ilgili olarak da üreticiler Avustralya, Fransa, İspanya, Türkiye (69 ton) olduğu, tüketicilerin ise Türkiye (15,148 ton) olduğu kaydedildi.
TÜRKİYE DÜNYA İKİNCİSİ
Morfince zengin haşhaş kapsülü konsantresinden morfin anhidrit eldesi AMA (CPS) ile ilgili verilerde de Türkiye’nin, Fransa’dan sonra dünya ikincisi (48,4 ton) olduğu belirtildi. Dünya genelinde küresel ihracatın 10 yılda 239 tondan 47 tona düştüğü, Türkiye’nin 5 ton ihraç ettiği kaydedildi. Bu üründen morfin eldesinin dünya genelinde azaldığı, Türkiye’de bu miktarın 11 ton olduğu belirtildi.
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan ise özellikle bazı ülkelerde esrar kullanımının yasallaştırılmasının sakıncalarına dikkat çekti.
PROF. DR. NEVZAT TARHAN: “SİNEĞİN ISIRIĞINDAN KAÇALIM DERKEN, YILANIN ISIRMASINA SEBEP VERİLİYOR”
Esrar konusunun hayatın bir gerçeği olduğunu belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan sözlerine şöyle devam etti:
“Depremden sonra artık hayatın normalleşmesi gerekiyor. Bireysel olarak 2-4 hafta içinde normalleşme sürecine geçilmeli. Aksi durumda toplumsal ruh sağlığı bozuluyor. Travmalarda madde ve alkol kullanımı artıyor. Yasadışı madde trafiği azalmış olabilir ama alkol kullanımının arttığını söyleyebiliriz. Birleşmiş Milletler Uyuşturucu Kontrol Kurulu bu yılki raporda özellikle esrar konusu üzerine eğildi. Dünyada bu maddenin kullanımı ile ilgili beklentiler planlananın dışında gerçekleşti. Özellikle yasadışı kullanımı engellemek için kontrollü kullanım olması üzerine çalışıldı. Belirli yerlerde kullanım olması, alan ve satışını yapanların belirli olması ile takibin kolay olacağı düşünüldü. Kuzey Avrupa’da ve Amerika’da kullanım yaygınlaştı. Fakat bu planlama maddenin yasadışı kullanımını azaltmaya yetmedi, aksine daha çok artırdı. Kontrollü kullanım ile sineğin ısırığından kaçalım derken yılanın ısırmasına sebebiyet veriyorlar.”
PROF. DR. NEVZAT TARHAN: “KULLANIMA CEZA VERİLMEMESİ LEGALLEŞME OLARAK ALGILANDI”
Suç faaliyetlerinin azalması hedeflenirken yasadışı pazarlarda cannabis arzının daha çok arttığına dikkat çeken Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Bu durum bir paradoks içeriyor. Pazar azalsın, kullananlar açık kullansın derken kullanmayı farkında olmadan yaygınlaştıran bir etki yaratıldı. Önümüzdeki on yıllarda cannabis maddesi tekrar sanık sandalyesine çıkacaktır. Kullanıma ceza verilmemesi toplumlarda legalleşme olarak algınlandı, suç olmaktan çıkarılmış gibi anlaşıldı. ‘Eczanelerde satışı yapılıyor, neden kullanmayayım ki?’ diyenleri ikna etmek de zorlaşıyor.” dedi.
PROF. DR. NEVZAT TARHAN: “12 YAŞ ÜZERİ ESRAR KULLANIMI YÜZDE 8 ARTTI”
Madde kullanımının psikotik hastalıkların artmasında etkili olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Ergenlerin madde kullanımı istatistiklerinde ciddi artış var. 12 yaş ve üzerinde esrar kullanımı yüzde 16.5’tan yüzde 24.5’a yükselmiş. Aynı zamanda intihar, kendini zehirleme, majör depresyon ve depresif semptomların dünya genelindeki ergenlerde artış hızını gösteren istatistikler de var. Özellikle 2008’den itibaren artış olduğunu söylemek mümkün. 2012’den sonra pik yapmış. Ergenlere ilişkin istatistiklerdeki artış pandemiden bağımsız. Henüz resmi rakamlar açıklanmamış olsa da uzmanlar olarak pandemide daha da arttığını düşünüyoruz.” diye konuştu.
PROF. DR. NEVZAT TARHAN: “ERGENLER YÜKSEK RİSK GRUBUNDA YER ALIYOR”
Madde kullanımındaki artışın en çok ergenleri etkilediğini kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Ergenler yüksek risk grubunda yer alıyor. Ergenlik dönemi aslında kendi kimliğini arayıp bulma dönemidir. Hisler akıldan önce geliyor. Böyle bir durumda da hoşuna giden şeyleri yapıyor. Arkadaşları ile esrar deneyimliyor. Daha sonra da depresyon, intihar girişimleri, evden kaçmalar, okul devamsızlıkları oluyor ve ergenler bir anlamda harcanmış oluyor.” dedi.
PROF. DR. NEVZAT TARHAN: “TÜRKİYE’DE METANFETAMİN ÜRETİMİ VE KULLANIMI OLDUKÇA YAYGIN”
Madde kullanımına bağlı psikotik vakalarda hastane başvurularda yüzde 30 artış olduğunun altını çizen Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “2010 – 2018 arasında küresel cannabis kullanımı sonrası gelişen bağımlılıklarla ilgili sağlık sorunları nedeniyle hastaneye başvurular 8 kat arttı. Esrar kullanımına bağlı şizofreni gibi psikotik bozukluklarla ilgili başvurular da 4 kat arttı. Esrarın yanında gizli bir ortak daha var. O da metanfetamin. Metler Türkiye’de sentetik olarak çok üretiliyor ve kullanılıyor.” dedi.
PROF. DR. NEVZAT TARHAN: “DEVLETLER MADDE BAĞIMLILIĞI İÇİN ÖZEL BÜTÇE AYIRMALI”
Esrar kullanımına bağlı araç kazalarının da arttığını belirten psikiyatrist Prof. Dr. Nevzan Tarhan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Tüm istatistikler esrar kullanımı ile ilgili dünya politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor. Cannabis endüstrisi çok hızlı bir şekilde büyüyor. Suç olmaktan veya ceza kapsamından çıkarmak, yasalaştırmak gibi kavramlar karıştırıldı. Tıbbi kullanımın yasalaştırıldığı algısı yerleşti ama bu algıyı değiştirmeye yönelik yeni algı çalışmalarının yapılması gerekiyor. Sigaranın kullanımına gösterilen hassasiyetin 5 misli fazlası esrar kullanımına karşı gösterilmeli. Sigara için alınan önlemler esrar için de alınmalı. Sigara içmeyen bir kişi esrar kullanabiliyor. Elektronik sigara şeklinde kullanımı da ayrıca bir tartışma konusu. Covid döneminde suç trafiği azalsa da bu durumun madde kullanımını azalttığını söyleyemeyiz. Mevcut politikalara devam ediliyorsa devletler bağımlılıkla mücadele için ayrıca bütçeler ayırmalı. Özetle ya politikalar değiştirilmeli ya da özel bütçe ayrılmalı.”
Zor Zamanlarda Kadın Olmak…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.