DOLAR

36,0546$% 0.16

EURO

37,2399% 0.27

STERLİN

44,6276£% 0.16

GRAM ALTIN

3.366,70%0,06

ÇEYREK ALTIN

5.574,00%0,16

BİST100

9.802,04%-0,44

BİTCOİN

3530313฿%0.41026

İmsak Vakti a 02:00
Giresun PARÇALI BULUTLU -7°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
X
Hakan Uğurlu

Hakan Uğurlu

13 Şubat 2023 Pazartesi

    Duble Yol ve Küresel Isınma

    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    2002 Kasım ayında seçimlerden önce yapılan siyasi propaganda döneminde Ak Parti tarafından yapılan “duble yol” vaadi gerçekten çok dikkatimi çekmiş ve bir Karadenizli olarak çok hoşuma gitmişti. Çünkü İstanbul’da doğmuş ve yıllarca orada yaşamış biri olarak Giresun’a her gelişimizde trafik kazası riskinin çok yüksek olduğu tek gidiş-gelişli İstanbul’u Doğu Karadeniz’e bağlayan yoldan gelmek mecburiyetimiz vardı. Bu yol üzerinde gelirken bindiğimiz otobüsler biraz da mecburiyetten sollama yaparlardı. Tabii ki bu sollamaların birçoğu yüksek risk taşıyordu. Bende diğer hemşerilerim gibi çok tehlikeler atlattım. Şükürler olsun ki bu günlere kazasız belasız gelebildik.

    Ama maalesef tek gidiş-gelişli yollarda birçok hemşerilerimizi ve ülkemizin dört bir yanındaki diğer vatandaşlarımızı “trafik canavarı” denen aslında içimizde var olan ve zamanında gerekli alt yapı yatırımlarını yapmadığımızdan dolayı da her geçen gün büyüyen bu canavara birçok vatandaşımızı maalesef kurban verdik. Geçen günlerde bir televizyon kanalındaki ana haber bülteninde son 10 yıl içinde yaklaşık 100 bin vatandaşımızı “trafik canavarına” kurban verdiğimiz söylendi. Bu rakam gerçekten o kadar büyük ki iki ülke savaşsa veya bir ülkede iç savaş çıksa bu kadar insan ölmezdi.

    Örneğin son dönemde ki Amerika-Irak savaşında veya İsrail-Filistin savaşında bile bu kadar insan ölmemiştir. Bu olay gerçekten Türkiye açısından dramatik bir hal almıştır ama nedense pek dikkate alınmamıştır. Sadece ailesinden veya dostlarından birini veyahut birkaçını kaybedenlerin yüreği yanmıştır. Bununla birlikte trafik kazaları halkımız arasında sadece ana haber bültenlerinin bitmesine yakın yayınlanan ve sıradan olup pek de dikkat çekmeyen önemsiz haber konumundadır. Ayrıca çok partili siyasete geçtiğimiz 1946 yılından bu yana bu konu tabiri caizse siyasi iktidarlar tarafından görmezden gelinmiş veya bu yolların yapılacağı sözü verilip maalesef “unutulmuştur!”

    Bu açıdan baktığımda bu sözlerin daha öncede verildiği ve yapılmadığını göz önüne aldığımda “acaba yaparlar mı?” diye bir soru belirdi kafamda. Ama “umut garibanın ekmeğidir” diyerek birçok partiyi iktidar yapan bu ülke Ak Parti’yi de iktidar yaptı. Seçimleri kazandıktan kısa bir süre sonra da söz verdikleri gibi ülkemizin birçok yerinde aynı anda “duble yol” çalışmaları başladı. Bu proje dâhilinde Doğu Karadeniz’de de çalışmalar kısa sürede hayata geçirildi. Bir Karadenizli olarak bende diğer hemşerilerim gibi bu durumu memnuniyetle karşıladım.

    Buraya kadar her şey güzel ama gözden kaçırılan çok önemli bir nokta var. Geçen günlerde bir televizyon kanalında seyrettiğim belgeselde birçoğumuzun da bildiği üzere Dünya’da ki küresel ısınmanın sonuçları olarak kutuplardaki buzullar eriyor. Bu konu gerçekten göz ardı edilemeyecek kadar ciddi bir durumdur. Bahsettiğim belgeselde kutuplardaki buzullardan büyük bir tanesinden söz ediliyordu ve bu buzulun tamamen erimesi durumunda bütün Dünya’da ki kıyı kesimlerinin 6 metre kadar sular altında kalacağından söz ediliyordu.  Tahmin edeceğiniz gibi kutuplar sadece bahsi geçen buzuldan değil birçok buzuldan oluşuyor ve doğal olarak hepsi küresel ısınmadan etkilenip erimeye devam ediyor. Bu açıdan da düşünürsek 6 metre olarak söylenen rakamın daha da yukarılara çıkmaması için herhangi bir engel yok.

    Giresun’u ve Dünya üzerindeki diğer kıyı şeridinde bulunan İlleri nasıl bir tehlikenin beklediği ortadadır. Bu durum karşısında üç maymunu oynamak gelecek tehlikeyi engellemeyecektir. Dünya’da olup bitenleri gözlemlemeli, söylenenleri duymalı ve bu konuda neler yapabileceğimizi konuşmalıyız. Çünkü geleceğimiz tehdit altındadır. Bir düşünün denizlerin 6 metre veya daha fazla yükseldiğini. Ne “duble yol” kalır ne de Giresun ili. Bu anlattığım deniz yükselmesi kısa vade de olacak bir olay değildir. Bilim adamları yaklaşık 50 yıllık bir zaman diliminden bahsetmektedirler. Bu sebepten dolayı uzun vade de “duble yol” ölü doğmuş bir bebekten farksızdır.

    Ayrıca şehrin dağlara doğru yerleşimi için projeler yapılması gerekmektedir. Bu gelecek felaket için alınabilecek tek çaredir. Bu bakımdan “duble yol” aslında plansız ve projesiz yapılmış bir yatırımdır ve bu ülkenin parası uzun vade de çöpe atılmıştır. Zamanında yapılması gereken, bütün riskleri hesaplayarak bu “duble yolu” dağların yamaçlarına yapmaktı. Masraflı gibi görünen bu yöntem küresel ısınma göz önüne alınsa idi en akıllıca yöntem olarak kabul edilirdi. Sahil’in yeşil dokusunu ve doğallığını da bozması ayrıca düşünülecek bir konudur. Şu durumda bile kış mevsiminin fırtınalarında “duble yol” Karadeniz’in dalgalarının tehdidi altındadır. Bunun son örneğini geçen günlerde gördük.

    Burada anlattığım konular sadece Giresun’un derdi değildir. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkede iktidarda olan Ak Parti ve Sayın Başbakan bu konu ile mutlaka ilgilenmelidir. Hatta bütün siyasi partiler bu konuya eğilmelidir.  Çünkü bu sorun Türkiye’nin de sorunudur. “Zararın neresinden dönsen kârdır” demenin tam zamanıdır. Hatalarımızdan ders almalı ve bu projeyi hayata geçirmeliyiz. 50 yıl uzun bir zaman gibi gözüküyor ama 50 yıl öncede 50 yıl uzun bir zaman olarak görüldü ve o uzun zaman geçti ve bitti.

    İstanbul’da doğmuş ve büyümüş birçok kişi şu olayı bilir. Eski başbakanlardan rahmetli Adnan Menderes şu an İstanbul’un trafikte ki can damarı olarak bilinen Vatan Caddesi’ni 6 gidiş 6 geliş olarak yaptırdığında kendisine gülenler bile olmuştu. Çünkü o dönemde İstanbul’da bile doğru düzgün araba yoktu. Adnan Menderes kendisine gülenlere “Bir zaman gelecek bu yol bile yetmeyecek” demişti. Ve zaman onu haklı çıkardı.

    İleriyi bugünden görebilen liderlere bu ülkenin gerçekten ihtiyacı var. Bakalım biz bu lideri ya da liderleri bugünlerde görebilecek miyiz?

    Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.