Giresun’da 2025-2026 kış sezonu öncesi tüm tedbirler masaya yatırıldı. Kış Tedbirleri Toplantısı’nda konuşan Vali Mehmet Fatih Serdengeçti, alınan önlemlerin ötesinde kışa bakış açılarını; “Biz kar yağışını bir tehdit veya risk olarak görmüyoruz; aksine bereket olarak görüyor ve dua ediyoruz” sözleriyle özetledi.
Vali Mehmet Fatih Serdengeçti başkanlığında, İl Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi’nde (AFAD) gerçekleştirilen ‘2025-2026 Kış Tedbirleri Toplantısı’nda, kış mevsiminin olumsuz etkilerini en aza indirmek ve vatandaşların güvenliğini sağlamak amacıyla kurumlar arası koordinasyonun detayları belirlendi.
“VATANDAŞIMIZ KAR YAĞIŞINI BEKLİYOR, YAYLALARA ÇIKIYOR”
Toplantıdaki hitabında Giresun halkının kış mevsimiyle olan barışık ilişkisine dikkat çeken Vali Serdengeçti; “Vatandaşımızın can ve mal emniyetini sağlamak için hep birlikteyiz. Biz karın yağmasını bir risk olarak görmüyoruz. Kar yağışı aynı zamanda berekettir. Giresun’da vatandaşımız da büyük bir beklenti içinde; kar yağdığı zaman yaylalara özel bir çıkış gayreti oluyor, gönülleri mesrur oluyor” ifadelerini kullandı.
“KRİTİK NOKTALARDA ‘ÖN KONUŞLANDIRMA’ YAPACAĞIZ”
Meteorolojik verilerin anlık takip edileceğini belirten Serdengeçti, müdahale stratejisini şu sözlerle açıkladı: “Meteorolojik verilere göre planlamamızı önceden yapmakta büyük fayda var. Ön konuşlandırma son derece kıymetli. Kar yağışıyla birlikte kritik noktalara makine ve ekiplerimizi önceden konuşlandıracağız. Böylece olaylara hızlı ve etkin bir şekilde müdahale şansımız olacak.”
HAMİLE VE DİYALİZ HASTALARI İÇİN ÖZEL TEDBİR: “LİSTELERİMİZ HAZIR”
Kış şartlarının ulaşımı zorlaştırdığı köylerde yaşayan risk grubundaki vatandaşlar için de devletin şefkat elinin uzatılacağını belirten Vali Serdengeçti, sağlık tedbirleri konusunda şunları kaydetti: “Özellikle kronik hastalığı olanlar için kışın ne tür tedbir alıyorduk? Onları hastanede veya uygun yerlerde misafir ediyorduk. Listelerimiz şu an elimizde mevcut. Diyalize giren hastalarımız ve özellikle gebe hastalarımızı önceden uygun yerlere yerleştirerek sağlık hizmetine erişimlerini garanti altına alacağız.”
SAHADA KUŞ UÇURTULMAYACAK: İŞTE ALINAN TEDBİRLER
Vali Serdengeçti’nin; “Hayatın bütün alanlarıyla kışın getirdiği olumsuzluğu minimize edeceğiz” talimatı doğrultusunda toplantıda alınan ve karara bağlanan ana başlıklar ise şöyle sıralandı:
KIŞ LASTİĞİ ZORUNLULUĞU: Giresun genelinde ticari araçlar için kış lastiği uygulaması 15 Kasım 2025 – 1 Nisan 2026 tarihleri arasında titizlikle uygulanacak.
7/24 AÇIK YOLLAR: Karla mücadelede hastane yolları, okul güzergahları ve ana arterlerin açık tutulmasına öncelik verilecek.
BARINMA İMKANI: Yolda mahsur kalan vatandaşlar kamu misafirhaneleri ve yurtlarda ağırlanacak.
SIKI DENETİM: Kış lastiği ve zincir denetimleri sıklaştırılacak, kurallara uymayan araçlar trafikten men edilecek.
CAN DOSTLAR UNUTULMADI: Sokak hayvanları ve yaban hayatı için besleme çalışmaları artırılacak.
EĞRİBEL UYARISI: Eğribel Tüneli ve yüksek rakımlı geçitlerde ekstra güvenlik tedbirleri alınacak.
Toplantı, Kurum Müdürleri’nin görüş alışverişi ve koordinasyon mesajlarıyla sona erdi.
Ziyaret kapsamında atölyede yürütülen çalışmalar ve üretim süreçleri yakından incelendi. İlçe kültürünün önemli bir parçası olan Tamzara Dokuması, hem geleneksel el dokuma sanatının yaşatılması hem de kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesi açısından büyük önem taşıyor.
Modaoğlu, kooperatif atölyesinde üretim süreçleri hakkında bilgi aldı, kadınların dokuma tekniklerini uygulama biçimlerini gözlemledi ve atölyenin işleyişi üzerine notlar aldı. Kadınlar Dokuyor Kooperatifi’nin kurucuları Hatice Çağçağ ve eşi Fatih Çağçağ, ziyaret sırasında atölyenin üretim süreçleri ve kooperatifleşme hakkında kapsamlı bilgi verdiler. Üretilen Tamzara kumaşlarının ekonomik değere dönüştürülmesi ve ulusal pazara sunulması için kurumsal bir yapı oluşturulmuş olması, Modaoğlu tarafından yakından değerlendirildi.
Kooperatif, Şebinkarahisar’da neredeyse kaybolma tehlikesi ile karşı karşıya kalan Tamzara Dokuması’nı yaşatmak ve geleneksel el dokuma sanatını gelecek nesillere aktarmak için önemli adımlar attı. Kooperatifleşme süreci, üretimden satışa kadar tüm aşamaların sistematik bir şekilde yürütülmesini sağlıyor. Kadınların bir araya gelerek hem üretim kapasitesini artırmaları hem de pazarlama ve marka oluşturma konularında bilgi ve tecrübe kazanmaları, bu sürecin temel hedefleri arasında yer alıyor.
Modaoğlu, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada; “Bu dokuma sadece bir kumaş değil; Şebinkarahisar’ın kültürel mirası ve kadın emeğinin somut bir göstergesidir. Kooperatiflerin kadın istihdamını artırmadaki rolü ve üretim süreçlerinin sistematik hale getirilmesi, hem aile ekonomisine hem de ilçe kalkınmasına büyük katkı sağlıyor.” ifadelerini kullandı.
Ziyaret sırasında, Hatice ve Fatih Çağçağ’dan kooperatifin ürettiği Tamzara Dokuması kumaşlarının çeşitleri, tasarım farklılıkları ve üretimde kullanılan geleneksel teknikler hakkında detaylı bilgiler alındı. Kadınların üretimden pazarlamaya kadar tüm sürece aktif katılımının sağlanması, bu tür girişimlerin sürdürülebilirliğini artıran önemli bir faktör olarak öne çıktı.
Giresun Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’nün, kadın emeğini destekleyen projelere verdiği önem bir kez daha vurgulanmış oldu. Modaoğlu, kadın istihdamının artırılması ve Tamzara Dokuması’nın ulusal ölçekte tanıtılması için kurum olarak desteklerinin süreceğini belirtti.
Milletvekili Temür, yaptığı açıklamada şu bilgileri paylaştı:
“İl Başkan Yardımcımız Emrullah Çakırmelikoğlu, Merkez İlçe Başkanımız Ekrem Faruk Civelekoğlu, İl Genel Meclis Başkanımız Ahmet Şahin, Belediye Grup Başkanvekili Emrah Altıyaprak, İl Sağlık Müdürümüz İskender Aksoy, İl Sağlık Müdür Yardımcımız Mehmet Şahin, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdür Yardımcısı Ergün Altıyaprak, İlhan Özdemir Devlet Hastanesi Başhekimi Mehmet Korkmaz, İlhan Özdemir Devlet Hastanesi Müdürü Cezmi Öztürk, Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Ömer Faruk Dizdar, Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Müdürü Mehmet Yıldız, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Zülfikar Zünoğlu ve Yol Şube Müdürü Ahmet Okay ile Teyyaredüzü Mahallesi’nde bulunan hastaneler bölgesinde incelemelerde bulunduk.
Giresun’umuzun önemli bir ihtiyacını giderecek, hemşerilerimizin ve sağlık personelimizin hayatını kolaylaştıracak bir yatırımı sizlerle paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
İlimizin sağlık ile ilgili yatırımlarına ve hizmetlerine her zaman büyük önem veriyoruz. Uzun süredir Ağız ve Diş Sağlığı Merkezimiz, Fizik Tedavi ve İlhan Özdemir Devlet Hastanelerimize gelen vatandaşlarımız ne yazık ki otopark konusunda sorunlar yaşıyorlardı. Bu durum, özellikle hasta yoğunluğunun olduğu günlerde göze çarpıyordu.
Ağız ve Diş Sağlığı Hastanemizin hemen yanında Yeni Otopark Projesi ile vatandaşlarımızın otopark ile ilgili sıkıntılarını çözmek için güzel bir çalışma başlattık. Yapımı devam eden bu otopark, yaklaşık 70-80 araç kapasiteli bir alan olacak.
Bu yatırım vatandaşlarımızla birlikte sağlık personelimiz için de büyük bir rahatlama sağlayacak. Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, Fizik Tedavi ve Diş Hastanemizin personelleri araçlarını görev yerinden uzak bir noktaya bırakmak zorunda kalıyorlardı. Artık bu zorunluluk ortadan kalkıyor. Dolayısıyla tüm vatandaşlarımız ve personelimiz bu hizmetle rahat edecek. Tüm Sağlık camiasına ve Giresun ’unumuza hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Hizmetlerimiz son hızıyla devam edecek. İlerleyen zamanlarda bu bölgeyle ilgili daha kapsamlı çalışmalar planlıyoruz. Giresun’umuzun her alanda gelişimi için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”
Ülke genelinde son dönemde artan gıda kaynaklı zehirlenme vakaları, gıda güvenliğinin önemini bir kez daha gözler önüne sererken; Bulancak Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri de vatandaşların sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişimini sağlamak amacıyla, ilçede faaliyet gösteren yemek ve gıda hizmeti sunan işletmelerde kapsamlı hijyen ve düzen denetimleri gerçekleştirdi.
Ekipler denetimlerde;
• Mutfak ve tezgâh üstü temizliği,
• Kullanılan ekipman ve malzemelerin durumu,
• Gıda saklama ve depolama koşulları,
• Ürünlerin son kullanma tarihleri,
• Atık ve çöp yönetimi uygulamaları,
• Tuvaletlerin hijyen ve genel düzeni gibi birçok kritik başlığı titizlikle inceledi.
Özellikle yoğun müşteri trafiği bulunan işletmelerde kontrollerin daha geniş kapsamlı yapıldığı aktarıldı.
RUHSAT, FİYAT TARİFELERİ VE SAĞLIK KARNELERİ KONTROL EDİLDİ
Zabıta ekipleri, hijyen denetimlerinin yanı sıra işletme ruhsat uygunluğu, çalışanların sağlık karneleri ve fiyat tarifelerinin görünür şekilde sunulup sunulmadığı gibi yasal zorunlulukları da değerlendirdi. Belgelerinde eksiklik tespit edilen işletmelere gerekli düzenlemeleri yapmaları için yasal süre tanındı ve yazılı ikazda bulunulduğu belirtildi.
Denetim sürecinin ilçe genelinde düzenli aralıklarla ve kararlılıkla sürdürüleceğini belirten Belediye Başkanı Necmi Sıbıç, vatandaşların güvenilir ve kaliteli hizmet almasının en önemli öncelikleri olduğunu vurgulayarak şu açıklamayı yaptı:
“Hedefimiz, hem esnafımızın sağlıklı hizmet sunmasını hem de vatandaşlarımızın güvenle tüketebileceği gıdaya erişimini sağlamaktır. İlçemizde şu ana kadar yapılan denetimlerde halk sağlığı açısından herhangi bir olumsuz durumla karşılaşılmamıştır. Bu vesileyle gerekli özeni gösteren tüm işletmelerimize teşekkür ediyorum. Halk sağlığı bizim kırmızı çizgimizdir. Denetimlerimiz ilçe genelinde kararlılıkla ve kesintisiz şekilde sürecektir.”
Kış ayları; soğuk hava ve kapalı alanlarda uzun süre kalma sonucunda artan enfeksiyon riski nedeniyle bağışıklık sistemimizin en çok desteğe ihtiyaç duyduğu bir dönem. Güçlü bir bağışıklık sadece hastalıklardan korunmamız için değil mevsimsel yorgunluklara karşı direnç gösterebilmemiz için de önemli. Acıbadem Fulya Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik, doğru ve dengeli beslenmenin bağışıklık sistemimizin en temel yakıtı olduğuna dikkat çekerek; “Çünkü vücudumuz savunma hücrelerini üretmekten onları aktive etmeye kadar her aşamada kaliteli besin öğelerine ihtiyaç duyar” diyor.
Kış mevsiminde sağlıklı beslenmenin sadece yeterli miktarda yemek anlamına gelmediğine işaret eden Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik; “Sağlıklı beslenmek; doğru vitamini, minerali ve antioksidanı doğru şekilde ve gerekli miktarda almak anlamına gelir. Bu nedenle C, D, A ve E vitaminleri ile çinko, selenyum ve omega-3 kaynaklarını günlük beslenmede tüketmek büyük önem taşır. Ayrıca, uzun açlıklardan kaçınmalı, her öğünde kaliteli protein, sağlıklı yağ ve lifli besinlere yer verilmelidir” bilgisin veriyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik, kış aylarında bağışıklık sistemimizi güçlendiren beslenme kurallarını anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.
YEMEKLERİNİZE GÜNDE BİR DİŞ SARIMSAK EKLEYİN
Sarımsak, içeriğindeki allicin sayesinde antibakteriyel ve antiviral etki gösteriyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik, düzenli tüketildiğinde sarımsağın bağışıklık hücrelerinin aktivitesini artırdığını belirterek; “Günde bir diş çiğ veya ezilerek yemeğe eklenen sarımsak soğuk algınlığına karşı koruma sağlar. Özellikle çorbalara ve sulu yemeklere pişirme sonunda eklendiğinde daha fazla etkili olur” diyor.
ÇORBALARINIZA KEMİK SUYU İLAVE EDİN
Kolajen, prolin ve glisin gibi bağışıklık sistemini destekleyen aminoasitler açısından zengin olan kemik suyu ayrıca bağırsak bariyerini güçlendirerek vücudun iltihap yanıtını da dengeliyor. Çorbalarınıza veya yemeklerinize günde bir kepçe (yaklaşık 100 ml) eklemeniz kış aylarında güçlü bir savunma sağlayacaktır. Ancak, kan kolesterol düzeyiniz yüksekse kemik suyunu haftada iki kezden fazla tüketmemelisiniz.
ZERDEÇAL VE KARABİBERİ BİRLİKTE KULLANIN
Zerdeçalın ana etken maddesi olan kurkumin vücutta tek başına yüzde 2 oranında emilirken, karabiberdeki piperin ile birlikte tüketildiğinde emilim yüzde 20’lere çıkıyor. Bu kombinasyon güçlü bir anti-inflamatuar etki oluşturarak bağışıklığı destekliyor. Günde bir çay kaşığı zerdeçal ve bir tutam karabiberi çorba, omlet veya sıcak sütle tüketebilirsiniz.
C VİTAMİNİ KAYNAĞI MEYVE ŞART
C vitamini bağışıklığın temel savunucusu olan beyaz kan hücrelerinin üretimini artırmak gibi önemli bir işlev üstleniyor. Portakal, mandalina, kivi ve çilek gibi C vitamini içeren meyveler hem antioksidan sağlıyor hem de enfeksiyon süresini kısaltıyorlar. Dolayısıyla, günde bir porsiyon, yani 100-150 gram C vitamini kaynağı meyve tüketmeye özen gösterin. Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik, ancak C vitamininin depolanan bir vitamin olmadığını vurgulayarak; “Bu vitaminin fazlası idrar yoluyla vücuttan atılır. Bu nedenle, C vitamini içeren meyveyi fazla tüketmek kan şekeri regülasyonunu bozabilir ve gereksiz şeker alımına yol açabilir. Dolayısıyla, özellikle diyabetik hastalar bir porsiyondan fazla tüketmemelidir” bilgisini veriyor.
SOFRANIZDA HAFTADA EN AZ İKİ KEZ BALIK OLSUN
Haftada en az iki kez somon, uskumru veya sardalya tüketmeyi alışkanlık edinin. Bu balıklardaki omega-3 yağ asitleri inflamasyonu, yani yangıyı azaltıyor ve bağışıklık hücrelerinin işlevlerini güçlendiriyor. Ancak, sağlığınız için fırın veya ızgara pişirme yöntemini tercih etmelisiniz.
HER GÜN BİR AVUÇ KURUYEMİŞ TÜKETİN
E vitamini, çinko ve sağlıklı yağlar açısından zengin olan kuruyemişler bağışıklık hücrelerini oksidatif stresten koruyor. Cevizdeki alfa-linolenik asit ayrıca antiviral savunmayı da destekliyor. Bu nedenle, günde bir avuç (25-30 gr) çiğ fındık, badem veya ceviz tüketmeniz bağışıklığınızın güçlenmesinde etkili oluyor.
PROBİYOTİK KAYNAKLARINI UNUTMAYIN
Bağışıklığın yüzde 70’i bağırsaklarda olduğu için probiyotikler güçlü bir bağışıklık sisteminin sağlanmasında kritik bir rol oynuyor. Kefir ve yoğurttaki lactobacillus ile bifidobacterium türleri enfeksiyona karşı koruma sağlıyor. Günde iki su bardağı (350-400 gr) probiyotik kaynaklı yoğurt veya kefir tüketmek bağışıklığı belirgin şekilde güçlendiriyor.
BİR TUTAM MAYDANOZU LİMONLA BİRLİKTE TÜKETİN
Maydanoz hem C vitamini hem de klorofil bakımından zengin bir besin. Klorofil oksijenlenmeyi artırırken toksinlerin de atılmasına yardımcı oluyor. Kahvaltıda veya salatalarda bir avuç maydanoz tüketmek kış hastalıklarına karşı koruyucu etki gösteriyor. Limonla birlikte yenildiğinde C vitamini etkisi daha da güçleniyor.
HER GÜN BİR YUMURTA ÖNEMLİ
Yumurta; A vitamini, D vitamini, çinko ve kaliteli protein içeriyor. Bu vitamin ile minerallerin bağışıklık hücrelerinin oluşumu ve onarımı için gerekli olduğunu vurgulayan Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik; “Günde bir adet yumurta tüketmek, özellikle mevsim geçişlerinde vücudun direncini artırır. Ancak, kan kolesterol seviyesi yüksek olan kişiler haftada üç adet yumurta tüketmeliler” diye konuşuyor.
GÜNDE 1,5 LİTRE SU İÇMEYİ UNUTMAYIN
Bağışıklık hücrelerinin büyük kısmı lenf sistemi içinde taşınıyor. Su olmazsa lenf akışı yavaşlıyor ve bağışıklık yanıtının gecikmesine sebep oluyor. Su aynı zamanda vücuttan toksinlerin atılmasını ve mukozaların savunma gücünü destekliyor. Dehidratasyon ise bağışıklığı hızla düşürüyor. Bu nedenle, susama hissiniz az olsa bile günde 1.5 litre (6–8 bardak) su içmeyi asla ihmal etmeyin.
02:00
02:00
News
